Burun estetiği ülkemizde en sık yapılan estetik ameliyattır. Bunun sebebi ırk olarak kemerli bir burun yapısına sahip olmamız olabilir. Rinoplasti ismi de verilen bu cerrahi girişim ile burnunuzdaki yapısal sorunları düzeltebilir, nefes almakta zorluklarınız varsa giderebilirsiniz.
Burun estetiği kemik yapıda girişimler içerdiği için aslında en komplike estetik girişimlerden birisidir. Burun estetiği teknikleri son 20 yılda ciddi bir değişim geçirmiş ve son derece doğal sonuçlar elde edilmeye başlanmıştır. İyi bir sonuç almak için 3 şey gerekir:
Burun çok farklı şekilleri olabilen bir organımızdır. Burun estetiği adayı olup olmadığınızı değerlendirirken estetik görünen bir burun nasıl olur ona bakmak iyi bir fikir olabilir (aşağıda). Ama genel olarak aşağıdaki yapısal problemlerden biri veya birkaçı varsa bu işlem için bir aday olabilirsiniz:
Ancak burun estetiği olmak için kızların en az 17, erkeklerin 18 yaşında olması gerekir.
Bunun dışında isteklerinizin gerçekçi olması gerekmektedir. Burun estetiğinde kural başkasının burnunun aynısının size yapılamayacağı, kendi burnunuz üzerinde iyileştirmeler yapılabileceğidir.
Estetik bir burun yüzünüze yakışan burundur. Yani her burun her yüze yakışmayabilir. Kendi içinde uyumlu ve yüzünüzle, özellikle de çeneniz ile orantılı bir burun olması gerekir. Orantılı olmak estetiğin bir tanımıdır. Da Vinci’den gelen ‘Altın Oran’ kavramı da oranların uyumunu anlatır. Altın Oran Fibonacci’nin tanımladığı Phi sayısına dayanır. Phi sayısının estetikteki anlamı ise kısaca üçte birlik oranlardır. Bunun burun estetiğine uygulanmasına dair iki örneği aşağıdaki çizimlerde bulabilirsiniz:
Şekil 1. Burnun öne doğru uzunluğu, burun sırtının uzunluğunun 0.67’si, yani 2/3’ü kadar olursa güzel görünür.
Şekil 2. Burun deliklerinin uzunluğu burun ucunun uzunluğunun 2/3 ü kadar olmalıdır.
Cerrahlar ameliyat yaparken bu oranları hesaplamazlar ama güzel olan her şeyde bu oran olduğu için bilinçaltı olarak bu oranlar gözetilir.
Burnu güzel gösteren başka bir unsur da komşuluklarla olan bağlantı açılarıdır:
Şekil 3. Alın ve burun arasındaki geçişin derin veya sığ oluşu burnun uzunluğunu ve varsa burun sırtındaki kemerin görünüşünü etkiler. Buranın açısı ideal olarak 140-150 derece olmalıdır. Buranın en derin noktası bayanlarda kirpik seviyesinde, erkeklerde göz kapağının katlandığı seviyede olmalıdır. Eğer bu açı sığ ise burun alından çıkıyormuş gibi ve daha uzun görünür.
Şekil 3. Burun – dudak arasındaki açı bayanlarda 105 derece, erkeklerde 90 derece olmalıdır.
Şekil 3. Burun delikleri arasındaki kısım ile burun ucu arasındaki açı burnun kalkıklığını gösterir. Bu açı 30-35 derece arasında olmalıdır.
Bütün bu açılar ameliyatla değiştirilebilir. Burun ucu açısının arttırılması burun deliklerinin karşıdan görünmesine sebep olmaz.
Şekil 4. Burnu güzel gösteren başka bir detay önden bakıldığında burun sırtından yansıyan ışık hatlarıdır. Bu hatlara burun sırtının estetik çizgileri denir. Sağ ve solda birer adet yansıma vardır. Bu yansıma alttaki anatomik yapıların düzgünlüğüne göre değişir. İdeal olarak bu yansımanın kaşların iç kısmından başlaması, burun kökünde en ince halini olması, aşağıda burun ucuna doğru hafifçe genişlemesi gerekir. Bu ışık çizgilerindeki asimetriler bize burun sırtındaki asimetrileri gösterir. Yapılan burun estetiğinin iyi olup olmadığı da bu çizgilere bakarak anlaşılabilir.
Güzel bir burnun ayrılmaz bir parçası şekilli burun kanatları ve burun delikleridir. Burun ucu ile burun kanadı arasında bir düz çizgi çizildiğinde, ideal burun deliği bu çizgiyi ortalayan bir elips şeklinde olmalıdır (sol üst). Eğer bu elipsin iki yarımı arasında asimetriler varsa burun ucunda sorunlar var demektir.
Size yakışan burun estetik olarak kendi içinde ve yüzünüzün diğer kısımları ile orantılı olan bir burundur. Tabii ayrıca bu burnu sizin beğenip kendinize yakıştırmanız gerekir. Burun estetiği şekil değiştiren bir ameliyattır ve değiştirilen şekil saklanamayacak bir bölgededir. O yüzden bütün hastalarda olası sonuca dair bir simülasyon çalışması yapılabilir. Böylece hem karşılıklı olarak konuşulan şeyler bir taslak üzerinde somutlaştırılmış olur, hem de ameliyat sonrası nasıl bir görünüm ortaya çıkacağına dair bir fikriniz oluşur.
Simülasyonda ortaya çıkan sonucun bire bir ameliyat sonrasında elde edilmesini beklemek gerçekçi değildir. Zira simülasyonlar dokuların iyileşme süreçlerini, ödemi, bu konuda mevcut kişisel farklılıkları göz önüne almaz. Simülasyonla sonuç arasında % 90 oranında bir benzerlik beklenebilir ama simülasyonun amacının bir şey vaad etmek değil sizin ne istediğinizi doktorun daha iyi anlaması olduğunu hep hatırlamak gerekir.
Başkasının burnunu kendinizde istemek de gerçekçi bir yaklaşım değildir. Her burun kendi altyapısı üzerinde değiştirilebilir.
Erkeklerde estetik bir burunun nasıl olması gerektiği konusunda kadınlarda olduğu gibi bir uzlaşma yoktur. Her türlü burun bir erkeğe yakışabilir. Dolayısı ile burada önemli olan bir erkek olarak sizin burnunuzda neyi istemediğiniz ve yeni ortaya çıkacak şekille rahat edip edemeyeceğinizdir. Erkek burnunda en çok yapılan hata burnu kalkık veya küçük yaparak feminenleştirmektir. Bayanlarda güzel görünen bir burun şeklinin bir erkeğe yakışabilmesi için yüzünüzün geniş ve iri kemikli olması gerekir. Yani çıkık elmacık kemikleri, belirgin bir alın, köşeli bir çene yapısı varsa ufak, düz bir burun feminen görünmeyebilir.
Burun estetiği ihtiyaca göre farklı şekillerde ve kapsamda yapılabilir.
Rinoplasti: Kemerli ve uç kısmında problemleri olan olgularda uygulanan tam kapsamlı bir ameliyattır. Kemer alındıktan sonra ortaya çıkan açıklık burun kemiklerinin iki taraftan kırılıp açık çatıyı kapatması ile düzeltilir. Daha sonra burun ucundaki kıkırdaklarda hedeflenen değişiklikler yapılır.
Septorinoplasti: Burun orta kısımdaki bölüme septum denir. Septumda çoğu zaman iç kısımda kalan ve nefes almayı engelleyen eğrilikler bulunur. Bazen bu eğrilikler dışarı da yansır ve karşıdan bakıldığında burnun sağa veya sola eğrildiği görülür. Septorinoplastide hem eğrilik düzeltilir, hem de burun estetiği yapılır.
Tip Rhinoplastisi: Burunda kemer yoksa, sorunlar sadece uç kısmı ilgilendiriyorsa, kemik kırmaya gerek kalmadan daha basit bir ameliyat yapılabilir, bu ameliyatın riskleri daha az, iyileşme süresi de daha azdır.
Sekonder Rinoplasti: Daha önce burun estetiği olunmuş ama iyi sonuç elde edilememişse ikinci bir ameliyat gerekir. Bu ameliyatın kapsamı çok çeşitli olabilir. Sekonder (ikincil) denmesi aslında daha zor bir ameliyat olduğunu işaret etmektedir. Bu tür girişimlerde çoğu zaman kulak veya kaburgadan kıkırdak parçalar alınması ve burnun yapılandırılmasında kullanılması gerekir.
Burun estetiği ilk başladığı yıllarda tamamen burun delikleri içinden yapılan kesilerle gerçekleştiriliyordu (kapalı teknik). Ancak o dönemlerde amaç daha çok burun kemerinin alınması idi. Daha sonra burun ucundaki problemlere daha iyi çözümler bulunabileceği anlaşıldı. Burun ucundaki kıkırdakların dikiş atılarak şekillendirilmesi veya başka yerlerden alınan kıkırdak parçaları ile desteklenmesi sonuçlarda büyük farklar yaratmaya başladı. Bu tür işlemleri kolaylaştırmak için iki burun deliği arasındaki kısımda deriye ufak bir kesi yapılması bütün burun derisinin yukarıya doğru açılmasına imkân verdi (açık teknik). Daha iyi görüş açısı ile daha simetrik ve detaylı işlemler yapılmaya başlandı. Bu nedenle cerrahların çoğu açık tekniği tercih etmeye başladı.
Açık Tekniğin Faydaları:
Açık Tekniğin Dezavantajları:
Burundan nefes almamızı zorlaştıran 4 faktör vardır:
Burun estetiği, kemik kırılması gerektirdiği için estetik ameliyatlar arasında nispeten daha zor olan bir ameliyattır. Genel anestezi altında yapılır, 2-3 saat sürer. Ameliyattan sonra yüzde şişlik ve morluk olabilir. Septoplasti de yapılmışsa tampon koymak gerekir. Tampon konmazsa burada kan toplanması olabilir. Tampon istemeyen hastalarda buraya eriyen dikişler konarak sorun çıkması önlenmeye çalışılır. Burun sırtına alçı yapılır. Genel olarak akış şu şekildedir:
Estetik burun ameliyatı sırasında genellikle septum dediğimiz orta kısımdaki kıkırdak duvara da bir müdahale gerekmektedir. Bunun bir nedeni deviasyonu düzeltmek, diğeri de mevcut yapıyı desteklemek için kıkırdak almaktır. Septuma müdahale edildiğinde kıkırdağın üzerindeki yumuşak dokular yapıştıkları yerden kaldırılır ve alt kısmından kıkırdak çıkarılır. İşlemin sonunda yumuşak dokular arasında kan toplanmasına müsait boşluklar kalır. Bu boşlukları ortadan kaldırmanın en iyi yolu iki taraftan da baskı uygulayan tamponları kullanmaktır.
Tamponlar aynı zamanda yeniden şekillendirilmiş burun çatısını da desteklerler.
Daha önceki yıllarda sünger şeklinde kanı emince şişen tamponlar kullanılıyordu. Ancak bunlar yerini silikon stentlere bıraktılar. Zira silikonların üzerinde nefes almayı sağlayacak minik borular var, ayrıca sünger gibi dokuya yapışmıyorlar ve kolayca çıkarılabiliyorlar.
Tamponlar takıldıktan sonra en az 3 gün kalıyor. Bu arada ameliyat gününün 0. gün sayıldığını unutmamak lazım.
Burun estetiği hem ameliyat teknikleri hem de kullanılan teknolojilerin en hızlı değiştiği birkaç estetik ameliyattan biridir. Ameliyatta şekillendirmede yaşanan zorlukları azaltmak ve ameliyat sonrası yaşanan sorunları azaltmak için 3 yeni teknoloji kullanılmaktadır:
* Bien Air® Micro Rhinoplasty Cihazı
Burun estetiği ameliyatlarında sert kemik yapıları şekillendirmek için törpü, testere, çekiç, keski gibi aletler kullanılmakta idi. Bu aletler burun gibi hassas kemikler üzerinde kullanıldığında elde ettiğiniz sonuçlar istediğiniz kadar iyi olmayabiliyordu. Mesela ’istediğinizden fazla çıkarmak’, ‘istemediğiniz yerden kırmak’, ‘birden fazla kırık oluşturmak’ gibi sorunlara yol açabiliyordu. Ayrıca uygulamanın şiddetinden ötürü yüzde daha fazla morluk ve şişlik olabiliyordu.
Bütün bu sorunları azaltmak için elektrikli motorla çalışan çok ince kesici aletler geliştirildi. Bien Air firmasının bu cihaz kiti burun estetiğinde hassas cerrahi yapmamıza olanak tanıyor. Ameliyat sonrası şişlik ve morlukları da azaltıyor.
* Hilotherm Soğuk Uygulama Cihazı
Ameliyat sonrası şişme ve morluk oluşmasına karşı alınacak en iyi tedbirlerden biri de düzenli soğu uygulama yapmaktır. Soğuk uygulama işlemi genellikle lateks eldiven içine konan buzların burun ve göz çevresine konması ile yapılmaktadır. Ancak bu şekilde fazla soğuk olabilmekte ve gözler kapalı kalmaktadır, bu iki nedenden ötürü de uygulamaya aralıklarla devam edilebilmektedir.
Hilotherm uygulaması göz boşlukları olan içinde soğuk su geçen bir maske ile yapılmaktadır. Maske suyun soğukluğunu sabit tutan bir cihaza bağlıdır. Bu sayede ideal soğuklukta sürekli bir uygulama yapılabilmektedir.
İYİ SOĞUTMA = AZ ÖDEM
* Smith & Nephew Stapler
Burun ameliyatlarında en sıkıntılı kısım buruna konan tamponlarla geçirilen 3 günlük süredir. Burun tamponlarının çekilmesi de bazen hastalar için gerilim kaynağı olabilmektedir. Son yıllarda kullanılmaya başlanan silicon stentler ile tampon sorunları önemli ölçüde çözülmüştü. Zira silicon tamponlar içlerindeki minik bir boru sayesinde nefes almaya izin veriyor ve çevreye hiç yapışmadıkları için kolay çıkarılabiliyorlar. Ancak stapler cihazı ile artık hiç tampon koymadan da ameliyatı bitirebiliyoruz. Tamponun orta hatta sağladığı baskıyı stapler ile konan eriyen dikişler de sağlayabiliyor.
Ameliyattan 10 gün öncesinden başlayarak aspirin ve benzeri kan sulandırıcı ilaçları kesmek gerekir. Ameliyattan 1 gün önce ödemi azaltmak için homeopatik arnica haplarına başlanır. Nefes alma sorunları varsa paranazal sinüs bilgisayarlı tomografisi çekilmesi önerilir. Bu tetkik ile sinüzit, büllöz konka gibi muayene ile saptanamayacak sorunları ortaya çıkarır. Bu problemler varsa bir kulak burun boğaz uzmanının görüşü alınır ve gerekirse ortak bir ameliyat planlanır.
Sonuç almak için en az 3 ay beklemek gerekir. Daha kalın derili veya büyük burunlarda sonuç için 6 aya kadar beklemek gerekebilir. Bundan sonra da 5 yıllık bir süreç boyunca burunda mikro değişiklikler ortaya çıkabilir.
Burun estetiğinde çeşitli riskler vardır, ancak bunların hepsi herkes için söz konusu değildir. Bu risklerin kişiye özel konuşulup değerlendirilmesi gerekir.
Sonuç kalıcıdır ancak mikro değişimler 5 yıla kadar devam edebilir. Bu değişimler genellikle kıkırdaklardaki erimelerden ötürüdür. Burunda hafif bir küçülme ortaya çıkar.
Çocukluktan gelen eğriliği olan kişilerde bu eğriliğin birkaç yıl sonra nüks etmesi de söz konusu olabilir.
Fiyatlar hem mevcut problemin büyüklüğü, hem ameliyat yöntemi, hem de seçilecek hastaneye göre değişmektedir. Bu nedenle lütfen 02122682091 veya 05305120204 nolu telefonlardan Demirkan Clinic'i arayınız veya info@feritdemirkan.com hesabına mail atınız.